23 Aralık 2011 Cuma

Bu Çete Çok Tatlı Çete...



Tıpkı kurabiyeler gibi, çocukluğumdan bana kalan, beraber büyüdüğümüz çok güzel insanlar var benim hayatımda. Birlikte oyun da oynadık, erkek arkadaşlarımızı da çekiştirdik; ders de çalıştık, iş yerindeki olaylardan da yakındık... Kısacası hep yan yanaydık... Ve giderek ailemizi büyütmeye devam ediyoruz.


İşte onlardan birinin, kedimin, Seher’in doğum gününde yaptığım kurabiyeleri paylaşmak istiyorum bugün. Çocukluğu sokaktaki kedilerin peşinden koşmakla geçti diyebilirim. Beraber besledik, gizlice apartman sığınaklarına soktuk onları üşümesinler diye. Azarlar işittik apartman sakinlerinden ama o hep mutlu oldu bir miyav sesiyle. Şimdi de muradına erdi ve yine büyüsünler sonra dışarıya salarız hikayesiyle eve soktuğu iki adet kediyi - pardon kızlarını - nüfusuna aldı.

Bu hikayeyi anlatmamın sebebi; Seher’e yapacağım kurabiyelerde hiç tereddüt etmeden, konuyu belirlemiş olmamdı. Birinci temam kedi olacaktı, aksi ayıptı :). İkincisi sevdiği renkler olan siyah ve mordu. O kadar ki, dolabına girmeye teşebbüs eden hangi renk olursa, ikisinin egemenliği nedeniyle boyunları bükük kalırdı :). Üçüncüsü ise yine çok tercih ettiği puantiyeler olmalıydı, büyük puantiyeler. Tüm bunların ışığında ortaya çıkan bu kedi çetesi oldu…

İyi hafta sonları :) ...




Tabaklara sığmayan çete lideri :)


Kısa bir süreliğine paketlerine sıkışan kedicikler :)

3 yorum:

Bartu'nun Annesi dedi ki...

Ellerine sağlık çok başarılı bir çalışma olmuş:))

seda dedi ki...

Bensiz yediniz bu kedileri ama :( ben de istiyorum :)

Seher dedi ki...

Bu hikayenin baş kahramanı olmak hem çok duygulandırdı beni, hem de bir o kadar gururlandırdı... senin ve mis kokulu kurabiyelerinin peşini hiç bırakmayacağıma emin olabilirsin :) seni çok seviyorum :)