22 Aralık 2011 Perşembe

Çiçek Bahçesi...




Aile büyüklerimin bir araya geldiklerinde benimle ilgili kah yakınarak kah hoş bir tebessümle tekrar tekrar paylaştıkları bir anıyla büyüdüm ben. Bebekliğim Ankara'da geçti. 5 yaşında babamın işleri nedeniyle İstanbul'a taşındık. Bayram tatillerinde büyüklerimize, Denizli'ye giderdik. 1 yaşındayken Ankara sınırları içinde "X" marka sütü tüketirken, Denizli'ye gittiğimizde aynı marka sütü şiddetle reddedermişim. Hal böyle olunca annemler de ne yapsınlar, Ege'nin ineklerine inat, bir de sütü yüklenirlermiş, yanlarında az eşya taşırlarmış gibi. İşte o zamandan beri damak tadıma dair, koku alma duyuma dair türlü esprilere maruz kalırım...


Tüm bu duyular mı beni mutfağa bağladı yoksa yaradılışım gereği mi oraya aidim bilemiyorum ama gerek anneannemin gerekse de annemin bunda çok katkısı olduğu kesin. O zamana kadar hep seyretmek için bulunduğum mutfağa, "yemek yapmak için" ilk kez girdiğimde 5 yaşındaydım. Anneannem taze fasulyeleri incecik, verev şekilde keserdi ve bana da balık olarak tanıtırdı onları. Kaşık kaşık bana eklettiği malzemelerin yarattığı kokuya bir daldım, bir daha da çıkamadım. İşte şu an benim için hayatın ta kendisi olan mutfak maceram bu şekilde başladı.

Bu macera sonucu ortaya çıkan ürünleri, blog dünyasına bir hayli geç kalmış biri olarak sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Umarım beğenirsiniz.


İlk olarak çiçeklerimden başlamak istiyorum :).





1 yorum:

Bartu'nun Annesi dedi ki...

Bu güzelliklerin tadına bakmak için
sabırsızlanıyorum...